Tokio Hotel'le röportaj-Tom bazen filmlerde ağladığını itiraf etti:)

TH Görevlisi: Günaydın baylar! Nereye gidiyorsunuz?

Georg: Los Angeles’a.

TH Görevlisi: Sadece bir saat önce ayrılmamıza rağmen siz baylar tamamen sıkıldınız.

Tom: Eğer bu Bill geri zekâlısı uykumu bölmeseydi, ben sıkılmazdım.

TH Görevlisi: Siz baylar dün gece dışarı çıktınız mı?

Bill: Evet, biz “Hairspray” müzikalini izledik. Müzikal harika bir kadroya ve olağanüstü dansçılara sahipti! Ben onların o kadar küçük bir

sahnede yaptıkları şeye ve sahnelerin nasıl o kadar hızlı değiştiğine çok şaşırdım. Şov 2,5 saatten uzundu ve ben bir saniye bile sıkılmadım. Hatta Tom

ağladı… Gerçekten hüzünlü bir sahne vardı.

Tom: NE?

TH Görevlisi: Tom görünürde sert ama özünde yumuşak biri.Bill, sen de ikiz kardeşin

hakkında bu şekilde düşünmüyor musun?

Bill: Kesinlikle. Tom’un soğukkanlılığı siz ölümden bahsetmeye başlar başlamaz sona erer.

Tom: Evet ama Hairspray bununla ilgili değildi. O sadece saç kabartmayla ilgiliydi!

Bill: Gerçekten, ben ve Tom ölümle ilgili filmler izlediğimizde, o oldukça duygusallaşıyor. “Joe Black”i izledikten sonra onu banyodan çıkaramadım ;-)

Tom: Bakın ona, o kendi kendine gülüyor çünkü bu tamamen saçmalık. Bill’e bakın, o bu hikâyeyi insanların kendisine inanmasını

sağlayacak kadar ciddi bir biçimde bile söyleyemiyor.

Tom: Ben film izlerken nadiren ağlarım!

TH Görevlisi: Ya Bill?

Bill: Ben ağlarım!

Tom: Her zaman!

TH Görevlisi: Bugüne kadar izlediğin en hüzünlü film hangisiydi?

Bill: “Not Defteri” gerçekten hüzünlüydü!

Tom: Ben onu izlemedim.

Bill: Tabii ki izledin. O kendi kendine gülüyor. Tabii ki sen onu benimle turdayken izledin.

Tom: Şey, Bill beni zorladı…

Bill: Gördüğünüz gibi, Tom bazen yalan söyler…

Tom: Ama sonunda, her zaman itiraf ederim.

Bill: Diğer bir hüzünlü film “Joe Black”di ve ayrıca “Şehrin Melekleri” de gerçekten hüzünlüydü.

Tom: Bence o kadar da değil.

Bill: Tabii ki öyleydi, o bisikletinin üzerinde ölürken... Gerçekten üzücüydü.

Tom: Oh, hatırlıyorum.

TH Görevlisi: En komik filminiz neydi?

Bill: Ben komik filmlerden nefret ederim. Georg ve Gustav “Hot Shots”u önermişti ki bu gelmiş geçmiş en berbat fikirdi. Sadece gülünçtü!

Tom: Kesinlikle eğlenceli olan “Scrubs”dır.

Bill: Kesinlikle, ben “Scrubs’ı severim. Aslında ben TV şovlarını 7 gün 24 saat izlemeyi severim Biz turdayken “Prison Break”i izledik, o harikaydı! Şu günlerde biz “Scrubs” ve “Nip/Tuck”ı izliyoruz. Nip

Tuck da gerçekten harika.

Tom: Evet!

Bill: EVET!

TH Görevlisi: Harika, baylar, 10 dakika daha geçti dünyanın en ilginç yolculuğunda…

Tom: … Los Angeles’a!

Bill: Bu gece biz Heidi’yle [Klum] buluşacağız.

TH Görevlisi: L.A.’de Heidi’den başka ne olacak?

Tom: Ben “Playboy Köşkü”nü ziyaret etmek isterim.

Bill: Ben oraya mağarayı kontrol etmek için gitmek istiyorum, o gerçekten beni büyülüyor.

Tom: Hangisinden bahsettiğini bilmiyorum, ben oraya Kendra’nın mağarası nedeniyle gitmek istiyorum.

TH Görevlisi: Oh, adamım, burası oldukça sallantılı olmaya başladı.

Bill: Oh, oh… Uçak parçalanmak üzere. Oh, Tanrım, bir keresinde biz korkunç bir uçuş geçirmiştik ve ben çok korkmuştum.

TH Görevlisi: Ne zamandı?

Georg: Cannes’teki NRJ Ödülleri’ne giderken.

Bill: Büyük bir fırtınaydı…

TH Görevlisi: Ve siz uçağın parçalanacağını ve hayatlarınızın sona ereceğini düşündünüz.

Bill: Ondan sonra bir daha uçmak istemedik ya da neye karar verdik?

Tom: Biz sadece özel jetler kullanmaya karar verdik. Özel jetleri kullanırken türbülans yok.

Bill: O özel günde ben özel bir jete binmezdim, büyük bir fırtınada küçük bir uçak ölüm demektir!

Bill: Son defa onun boynuna çikolata attık(Geo^dan bahsediyor), bu onun arkasını dondurdu!

Georg: Bu benim yeni kız arkadaşım, en azından Los Angeles’a varana kadar.

Tokio Hotel Tv’de gelecek hafta: Avrupa Yaz Festivalleri – Parc des Princes!

Bill: Bu muazzam, bugüne kadar gördüğüm her şeyden daha büyük!

Kaynak:Tokio Hotel TV Episode 33
Very Happy

» Aileleriniz Tokio HoteLi sevmenize ne diyorr ?